Yıkık Hayatlar Moteli
Hayatta herkes bir şansı daha hak eder, o şansı bulamayanlarda buraya gelir.
Arabamla ıssız çöl yolunda giderken havanın karardığını gördüm.Durup bir yerde dinlenmeliydim.Yol boyu
uzun zaman boyunca bir tabela bile görmemiştim.Bu yol pek tercih edilmiyordu galiba ,etrafta hiç bir araba
yoktu.Hava zifiri karanlık oldu ay bulutların arkasında gizlenmişti.Sadece arabanın farlarının aydınlattığı yolu
görüyordum.Böyle uzun bir süre gittikten sonra uzakta yol kenarında kırmızı bir ışık gördüm.Motel yazıyordu.
Sonunda kalabileceğim bir yer bulmuştum.Motelin yanına geldiğim zaman çok ıssız olduğunu gördüm.Sadece
benimle beraber 2 araba daha vardı.Arabadan indikten sonra motelin içine girdim.
Motelin içi eski ve tozlu eşyalardan oluşuyordu.Sanki motelin içi 70'lerde gibiydi,dış dünyadan haberi yok gibi.
Resepsiyonda kimse yoktu.Elimde olan çantamı yere bıraktım ve öksürdüm.Biraz sonra yaşlı ve iyi giyinimli
bir adam resepsiyona geldi.Geldiğime şaşırmış gibiydi.Uzunca süre beni süzdükten sonra:
-Buyurun odamız var.
Bu habere sevinmiştim, gidecek bir yerim yoktu.
-Bu çok iyi oldu.Bu yolu kullanan fazla kişi yok galiba.
-Bu yolun yanına bir otoban yapıldı herkes orayı tercih ediyor.
-Neyse sayenizde kalacak yerim var artık.
Adam gülümsedi rastgele bir oda anahtarı verdi.Odama çantamı bıraktım daha uykum yoktu ve yol boyu
gezip insanlardan öyküler dinleyip bunları kitabıma eklemeyi seviyordum.Bu motelin sahibinin bir hikayesi
olmalıydı, öğrenmem lazımdı.
Resepsiyona tekrar ineceğim sırada bir oda fark ettim ortak alan gibiydi.Geniş bir salondu içeri girdim.
Demin resepsiyonda gördüğüm yaşlı adam,genç bir kadın,orta yaşlı ve evsiz görünümlü bir adam farklı
koltuklara oturmuş sigaralarını içiyordu.İçeri girdiğimde kimse bana selam vermedi.Yaşlı adam kitabını okuyor,
genç kadın dışarı bakıp yağmuru izliyor,orta yaşlı adamsa öylece ileriye bakıyordu.Yaşlı adamın yanına oturdum.
Soracak çok soru vardı,ama acaba konuşmaya niyeti olan biri miydi?
-Bu motel sizin mi?
Yaşlı adam gözünü kitaptan ayırdı ve bana bakmaya başladı.
-Hayır hepimizin.
-Anlamadım üçünüzün mü?
-Buraya gelen herkes bu motelin sahibidir.Sadece ben burayla ilgilenen biriyim.
-Öylesine yolda görüp kaldığımız bir motel neden bizim oluyor?
-Sahibi böyle istemişti tam hatırlamıyorum kendisini çocuktum, ben çocukluğumda beri burayla ilgilenirim.
Buraya gelen insanlar buradan gitmez çoğu zaman.Amaçları burada kalmaktır.
-Neden burada kalmak istiyorlar?
-Gidecek başka yerleri yok benim gibi.Hayatta herkes bir şansı daha hak eder, o şansı bulamayanlarda buraya gelir.
Bu motelin sıradan bir motel olmadığını anlamıştım.İnsanlar buraya benim gibi zorunda oldukları için değil
isteyerek geliyorlardı.Yaşlı adamın yanından kalktım, pencereden dışarıya bakan kadının yanına gittim.
Gözlerinin anlatacak bir hikayesi var gibiydi, o kadar anlamlıydı.Kadın gözlerini hiç ayırmadan bakıyordu.
Arada bir sigarasını içmeye devam ediyordu.Sordum:
-Ne kadar zamandır buradasınız?
Kadın gözlerini dışarıdan hiç ayırmadan:
-Uzun zamandır.
-Buradan önce neredeydiniz?
-Buradan öncesini hatırlamıyorum.
Biraz düşündükten sonra alaycı bir şekilde:
-Dur bir dakika hatırladım.Evliydim çocuklarım vardı sonra herkesi kaybettim.
-Nasıl kaybettiniz?
-Evde salondayken birden mutfakta yangın çıktı.Çocuklar oyun sanıp çakmakla tahta masayı yakmışlar.
Mutfağa girdiğimde siyah duman dışında bir şey görmedim.Evden çıkmak zorunda kaldım.Evin dışına çıktığımda
ise her şey çok geçti.Eşim bu yaşananlardan sonra bir daha eve dönmedi.Ben ise yolumu kaybedip buraya
geldim.
-Neden yağmuru bu kadar dikkatli izliyorsunuz?
-Belki evdeki yangını durdurmuştur diye..
Bu kadının ve yaşlı adamın neden burada olduğuna şaşırmadım.Gerçekten gidecek bir yerleri yoktu.Son bir
kişi kalmıştı hikayesini öğrenmem gereken.Öylece karşıya bakan adamın yanına geldim.Üzerine giydiği
kıyafetler yırtılmış,parçalanmıştı.Sigarasının tütünü diğerlerine göre kalitesizdi.Burada kalacak parayı nereden
buldu diye düşündüm.Sonra birden aklıma geldi ben buraya geldiğimden beri hiçbir ücret konuşulmamıştı.
Burayla ilgilenen o yaşlı adam odanın anahtarını verdi ama benden hiç para istemedi.Motelden çıkmadan
konuşacağım konu kesinlikle buydu fakat önce bu adamın hikayesini öğrenmeliydim:
-Sabahtan beri duvarda aynı noktaya bakıp duruyorsun.
Adam gözlerini o noktadan ayırmadan cevapladı:
-Hayatımı izliyorum.
-Nasıl izliyorsun?
-Siz televizyonu nasıl izliyorsanız öyle izliyorum.
Aslında hepimizin kafasında bir düşünce olduğu zaman bir noktaya dalarız.Adam bunu yapıyordu.Ama
hayatında izlenecek ne vardı acaba?
-Peki yolun neden buraya düştü?
-Buraya gelmem gerekiyordu.Biriyle söz verdik buraya gelmeye ama o daha gelmedi.
-Ne kadar zamandır bekliyorsun onu?
-Uzun zamandır ama gelecek söz verdi.Gelmeyecek insan söz verir mi?
Verir demek istedim ama dilim varmadı.Belli ki inanmıştı geleceğine.Gelmeyenleri en iyi ben bilirdim.
Gidenlerin arkasından en çok ben beklemiştim çaresizce.Bu adamın bir umudu vardı kırmak istemedim.
O salondan ayrıldım ve odama geçip uyudum.Sabah kalkar kalkmaz duyduğum bu hikayeleri kısa kısa yazıp
defterime ekledim.Resepsiyona gittim kimse yoktu sadece bir not buldum.Notta:
Sevgili Ziyaretçi,
Bu konaklaman ve ileri zamanlar için bütün konaklaman bizdendir.Bu motele düşmek ya da hayata devam
etmekse senin kararındır.Hayatta ne olursa olsun seninde gidecek bir yerin olsun.
Yıkık Hayatlar Moteli Sakinleri..
O yoldan defalarca gitsem bile o moteli bir daha hiç görmedim.Onlara veda etmek istemiştim.Belki de
onlar farkında olmadan bana veda etmişlerdi bile...
09.07.2018 E.C.
Bu makale gönderisinde, Kaybolmuşlar yazarı EvrenCeylan ; yaşlı adam, motel, adam, buraya, yolu, kadın, izliyor ve yanına kavramlarını ele aldı, amatör edebiyat odaklı daha fazla kayıp şeyler makale içeriği için aşağıda önerilen diğer alakalı gönderilere de göz atın.